Yaratıcılık (homo creativus) - 1
Geo’nun Haziran sayısındaki kapak konusu yaratıcılıktı. Yaratıcılık üzerine yazılanlar gerçekten çok ilginçti. İnsanoğlunun doğasında var olan fakat kiminin bu yaşam gücü ilkesini kullanabilirken kiminin de hiç farkına varmadığı yaratıcılık aslında merak, hayret etme yeteneği ve bilinen yollardan ayrılma cesaretine dayanıyor.
Okuduklarımdan bana ilginç gelenleri sizinle de paylaşmak istedim :
* Chicago Üniversitesi emekli profesörlerinden Macar asıllı psikolog Mihaly Csikszentmihalyi’ye göre yaratıcılık tek başına bireysel yetenekle ortaya çıkmıyor. Profesöre göre yaratıcılık, üç bileşenin iç içe geçtiği bir sistem: Uzmanlık, saha ve birey.
Eğer bir konuda uzman değilseniz, o konuda yaratıcı olmanızda mümkün değil. Örneğin Mozart müzik alanlında olduğu için bir müzik dehası, Einstein ise fizik alanında uzman olduğu için… Aynı şekilde elde imkânlar olmadığı sürece (yani çalışabilecek bir saha) yaratıcılık yine ortaya çıkamıyor. Yani nükleer fiziğe olan bir yetenek ABD’de değil de Papua’da doğmuşsa bu yetenek elbette ki keşfedilemiyor. Uzmanlık ve uygun saha bulunduğunda, buna bireyin homo creativus özelliği de eklenerek dehalar ortaya çıkmış oluyor.
(Hiç bu açıdan düşünmemiştim ama okuyunca çok doğru geldi.)
* Yaratıcılığını ortaya koyabilen insanların çoğu incelendiğinde, ortak yönlerinin konulara farklı açıdan bakmayı başarabilmeleri olduğu görülmüş. Şablonları kırmak, yeni deneylere cesaret etmek gibi...
* Yaratıcılığı geliştirmek için yapılabilecek en iyi şey önümüze ilk çıkan çözümlere güvenmeyip beynimizi zorlamak… Zeka testlerinde sorulan soruları çözerken soruların kimine düşünmeden verdiğimiz cevaplar ve çok basit zannettiğimiz soruların cevabının yanlış olduğuna şaşırmak buna en güzel örnek…
Bunu deneyebileceğiniz bir soru. Cevabı ve yazının devamı haftaya…
Bir casus gizlice bir kaleye girmeye çalışıyor. Kapıyı bekleyen muhafız her ziyaretçiye parolayı soruyor. Casus parolayı bulmak için bir köşeye gizlenmiş, dikkatle konuşulanları dinliyor. Bekçi 15 diye sorduğunda imamın 5 diye cevap verdiğini, 27 sorusuna ise tüccarın 9 diye cevap verip kapıdan geçtiğini duyuyor. Parolanın çok kolay olduğunu düşünüp bekçiye yaklaşıyor. Bekçi onu 30 diye selamlayınca düşünmeden 10 diyor. Bunun üzerine muhafızlar tarafından yaka paça götürülüp zindana atılıyor. Peki bu durumda doğru cevabın ne olması gerekiyor?